Marmara'da seçilecek belediye başkanlarına yönelik önemli uyarılarda bulunan Prof. Dr. Naci Görür, bölgedeki fayların 7.2 ila 7.4 arasında bir depreme neden olabileceğine dikkat çekti. Özellikle İstanbul için büyük bir tehlike oluşturan bu durumda, olası depremin ardından 300 milyon ton moloz için 'nereye gömülecek' sorusuna cevap arandığını belirtti. İşte öne çıkan başlıklar...

PROF. DR. GÖRÜR: "300 MİLYON TON MOLOZU NEREYE GÖMECEKSİNİZ?"

Prof. Dr. Görür, yeni seçilecek belediye başkanlarına fay analizi yapma çağrısında bulundu. Tehlike analizi yaparak kentin depreme ne kadar dayanıklı olduğunu belirlemelerini ve zarar azaltıcı önlemler almalarını önerdi. 

Prof. Dr. Görür, İstanbul'da olası bir deprem sonrası ortaya çıkacak malzeme miktarına dikkat çekti. 300 milyon ton deprem molozunun nereye gömüleceği konusunda belirsizlik olduğunu ve bu konuda önlem alınması gerektiğini ifade etti.

DEPREM ÖNCESİ ARAŞTIRMA VE HAZIRLIĞIN ÖNEMİ

Kentlerin deprem riskini belirlemek için jeolojik ve sismolojik araştırmalar yapılması gerektiğini vurgulayan Görür, olası deprem sonrası ortaya çıkabilecek zararları önceden hesaplamak ve önlem almak için gerekliliğine değindi.

Prof. Dr. Görür, depreme hazırlığın önemine değinerek şu ifadeleri kullandı; 

"Bu araştırmalar, jeolojik, jeofizik ve sismolojik araştırmalar olacak. O bölgenin mikro bölgeleme çalışmasını yapacak; işin özeti bu. Demek ki önce fay analizi yaptı, tehlikeyi buldu. Sonra deprem dalgalarının yer altındaki davranış şekillerini ayrıntılarıyla öğrendi. Kentin mikro bölgeleme çalışmasını yaptı. Ondan sonra da bu deprem olursa, kentin nasıl zarar görür? Bu da halkın ne kadar zarar göreceği, altyapının, yapı stokunun, ekosistem ve çevrenin ve ekonominin ne kadar zarar göreceğini anlamak, hesaplamak, araştırmak demektir. Bunları da araştırır; ondan sonra artık bilir, kafası nettir."

"TRAKYA BÖLGESİ DAHİL MARMARA BÖLGESİ'Nİ TÜMÜYLE ETKİLEYECEK"

Trakya Bölgesi'nin de depremden etkilenebileceğini belirten Görür, özellikle Silivri açıklarından Yeşilköy açıklarına kadar olan fay hatlarının 7.2 ile 7.4 büyüklüğünde bir deprem üretebileceğini söyledi. Bu durumun Marmara Bölgesi'ni tümüyle etkileyeceğini vurguladı.

Prof. Dr. Naci Görür, Marmara Bölgesi'nde deprem beklenmesi gerektiğini belirterek, Trakya bölgesinin önemine dikkat çekti. Fay hattının yaklaşık 100 kilometre kuzeyine ve güneyine kadar etkilenmesi olasıdır. Özellikle 1999 depreminde olduğu gibi, Marmara Bölgesi'nin büyük ölçüde etkilendiğini vurguladı.

"KOCAELİ DEPREMİ SONRASI İSTANBUL RİSK ALTINDA"

Kuzey Anadolu Fayı'nın doğudan batıya depremleri taşıdığını açıklayan Görür, tarih boyunca bu sistemin işlediğini belirtiyor. 1939'da Erzincan'dan başlayan deprem 42,43, 44, 57, 67, 99 hep doğudan batıya doğru olmuş. Prof. Dr. Naci Görür, "İşte Niksar, Erbaa, Adapazarı, Gölcük gibi doğudan batıya gelmiş ve depremler oluşturmuştur" dedi. Özellikle Kocaeli depremi sonrası İstanbul'un risk altında olduğuna dikkat çekiyor ve alınması gereken önlemleri vurguladı. 

"SANAYİ DEPREME KARŞI HAZIR DEĞİL"

Görür, Çorlu'da yapılaşmanın artmasıyla oluşabilecek risklere de değindi. Bölgenin sanayi ve ekonomik açıdan Marmara'nın önemli bir parçası olduğunu vurguladı. Ancak, sanayinin depreme karşı hazır olmadığını ifade ediyor ve bu durumun çözülmesi gerektiğini belirtti.

Görür, sanayinin depreme hazırlıksız olduğunu şu ifadelerle vurguladı;

"Gördüm ki Çorlu'ya da bu hastalık sirayet etmiş. Çorlu'da da gökdelene benzer binalar yükselmeye başlamış. Bu rant hastalığıdır, Çorlu'da asla olmaması gereken bir yapı stokudur. Çorlu daha işin başında; umarım ki işi düzeltirler ve deprem dirençli Çorlu'yu yaratılar. Deprem, Çorlu'ya zarar nasıl verir?

Bu bölge sanayi bakımından, iş dünyası bakımından Marmara Bölgesi'nin en önemli bölgelerinden bir tanesi. Bu bölgenin sanayisinin, ekonomisinin depremde çökmemesi lazım. Eğer burası çökerse, o zaman Çorlu'yu ayağa kaldırmakta zorluk çekeriz. Sanayisi, ekonomisi çökmemeli ki deprem yaraları hızla sarsın; eskiye doğru gelebilsin kendini düzeltsin. Onun içinde sanayimizin de depreme hazır olması lazım. Bizim sanayimiz maalesef depreme hazır değil."