Ülkemiz deprem kuşağında olan ülkelerin başında gelir. Kuzeyinden güneyine, doğusundan batısına kadar farklı fay hatlarının geçtiği kesim noktasında yer alır. Güneyinde, Arap yarımadasından beri gelen Arap Levhası Hatay, İskenderun, Antep içlerinden yukarıya doğru Doğu Anadolu fay hattını itme özelliğine sahiptir. Tektonik hareketler sonucu bugünkü coğrafyamız şekillenmiştir.  

Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin milyonlarca yıl öncesinde deniz olduğu ve bu fay hattının Doğu Anadolu fay hattını sıkıştırması sonucunda bölgenin oluştuğu bilinmektedir. Marmara Bölgesi’nden geçen İran’a kadar devam eden hat üzerinde Kuzey Anadolu fay hattı bulunmaktadır. Bu fay hattının tetiklediği depremlerden İstanbul da farklı tarihlerde etkilenmiştir. 

Ülkemizdeki Fay Hatları Nelerdir? 

Ülkemiz, toplam üç fay hattının geçiş noktasındadır. Bunlar; Kuzey Anadolu Fay hattı, Doğu Anadolu fay hattı ile Batı Anadolu fay hattı şeklinde belirtilebilir. Risk gruplarına göre; birinci, ikinci ve üçüncü risk grupları şeklinde ayrılır. Deprem riskinin en fazla olduğu yerler; birinci grup, orta derecede olduğu yerler, ikinci grup, en az riskli olan yerler ise üçüncü grup illerdir. Fay hattı geçmeyen ya da çok yakınından geçen illeri üçüncü gruba sokmak söz konusudur.  

Fay hattının geçmediği ya da çok yakınından geçtiği bu iller arasında; Giresun, Trabzon, Rize, Sinop, Artvin, Nevşehir, Kırıkkale, Ankara, Konya gibi iller sayılabilir. En riskli iller arasında; Elazığ, Erzincan, Afyon, İzmir, Balıkesir, Muğla, Muş, Kahramanmaraş, Yalova, Düzce, Osmaniye ve Sakarya ilk sıralarda gelir. Deprem hattında bulunan yörelerin pek çoğunun ortak özelliği, tarıma elverişli ve düz bir yapıda olmasıdır. Sulak arazi yapılarına da sahip olduğu gözlenir. Bu sebeple bu türlü alanların tarım için kullanılması ve imara açılmaması hayati önem taşır. 

Depremde Hayati Önem Taşıyan Hususlar 

Depremde hayati önem taşıyan önlemlerin başında gelen, binaların sağlam olması ve bu konuda gerekli araştırmaların yapılmasıdır. Uygunluk raporu almamış binalarda oturulmaması son derece önem taşır. Yeni bir binada oturmaya maddi imkânı olmayan kişiler için güçlendirici kolonlar ile bina sağlamlaştırılmalıdır. Yaşam alanlarındaki büyük ebatlı eşyaların ise sabitlenmesi önemli hususlar arasındadır.