Geçen yıl 13 Mayıs akşamı, Konyaaltı ilçesi Doyran Mahallesi kırsalında kaçak kazı yapıldığı sırada patlama meydana geldi. Kazıda kullanılan kimyasal maddeden kaynaklandığı değerlendirilen patlamada Tevfik Sabuncular yaşamını yitirdi, Kenan Gambuk yaralandı.

TAŞIN İÇERİSİNDE UNUTTUKLARI PATLAYICI PATLAMIŞ

Olayla ilgili başlatılan soruşturmada jandarma ve Antalya Müze Müdürlüğü yetkilileri, lahitlerin bulunduğu alanda yaklaşık 20 gündür izinsiz kazı yapıldığını tespit etti. Patlamanın, daha önceden çukurdaki bir taşa yerleştirilen ancak unutulan patlayıcının infilak etmesi sonucu meydana geldiği saptandı.

4 ŞÜPHELİ SERBEST BIRAKILDI

Yaralı Gambuk hastanede tedaviye alınırken, patlama sırasında kazı alanında olan 4 kişi, gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen Ali B., İsmail E., Yasin K. ve Yücel Y. savcılıktaki ifadelerinin ardından serbest bırakıldı. Ölenin ve yaralananın yakınları şikayetçi olunca, 4 şüpheli hakkında iddianame hazırlanarak, Antalya 15. Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Mahkeme, görevsizlik kararı verdi. Dosya, görev uyuşmazlığı nedeniyle Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi'ne gönderildi. Daire, davanın "taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçlamasıyla ağır ceza mahkemesinde görülmesine karar verdi.

AÇILAN DAVANIN GÖRÜLMESİNE BAŞLANDI

Antalya 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın ilk duruşmasına, tutuksuz sanıklar Ali B., İsmail E., Yasin K. ve Yücel Y. ile patlamada ölen Tevfik Sabuncular'ın eşi Neslihan Sabuncular, yaralanan Kenan Gambuk ve taraf avukatları katıldı. Sanık Ali B., savunmasında emekli olduğunu, maktulü daha önceden tanıdığını belirterek, "Olay günü maktul ve huzurdaki diğer sanıkları olayın olduğu bölgeye aracımla bıraktım ve evime geri döndüm. Saat 01.00 sıralarında Yasin beni aradı ve trafik kazası yaptıkları şeklinde bir şey söyledi. Ben de 112'yi aradım ve ambulans gönderilmesini istedim. Ben o alanda kazı yapıp yapmadıklarını bilmiyorum. O alanı patlatıp, patlatmadıklarını da bilmiyorum" dedi.

Sanık İsmail E. de ölenin araması ile yanına Yasin K.'yi de alarak buluşma noktasına gittiklerini anlatarak, "Tevfik, Ali ve Yücel birlikte geldi. Sonra Ali'nin kullandığı araçla Tevfik'in tarif ettiği, olayın meydana geldiği noktaya gittik. Ali bizi indirdi ve oradan ayrıldı. Tevfik'in söylemesi ile bir süre yürüdük ve olay yerine vardık. Orada çukur vardı. Ben ve Yasin çukurdan molozları çıkardık. Sonra Tevfik, "Biraz uzaklaşın" dedi. 200 metre kadar uzaklaştık ve patlama meydana geldi. Kenan'ı kanlar içerisinde gördüm. Tevfik ise çukurun içerisinde oturur vaziyette ölmüştü. Ben kazı yapmaya gitmemiştim" diye konuştu.

Sanık Yasin K., Tevfik Sabuncular'ın isteği üzerine çukurun içinde bulunan molozları İsmail E. ile birlikte temizlediklerini söyleyerek, "Tevfik daha sonra "Siz uzaklaşın" dedi. 200 metre kadar uzaklaştık. 15-20 dakika sonra patlama sesi duydum. Panikle olay yerine gittim. Kenan çukurun dışında kanlar içerisinde uzanıyordu. Yücel onun yanında durdu. Tevfik'i gördüm. Yüzü kan içerisindeydi ve hareketsizdi. Tevfik abiyi kaybettiğimizi anladım ve telaşla Ali B.'yi aradım. Patlamanın ne şekilde meydana geldiğini görmedim" dedi.

Sanık Yücel Y. de Ali B.'nin kendisi gibi diğer sanıkları da olay yerine bıraktığını ve oradan ayrıldığını belirterek, "Olay yerinde Tevfik ağacın dibinde kova olduğunu ve kendisine getirmemi istedi. İçerisinde çamur olan kovayı almak için ağacın yanına gittiğimde patlama oldu" dedi.

Şikayetçi Kenan Gambuk ise hakkında Antalya 31. Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıldığını hatırlatarak, şunları söyledi:

"Davam hala devam etmektedir. Olay günü bizi Ali B. aracıyla bıraktı. 20 dakikalık yürüme sonucunda olay yerine geldik. Çukurdaki molozlar temizlendikten sonra Tevfik, İsmail ile Yasin'den uzaklaşmalarını istedi. Onlara gözetleme yapmalarını söyledi. Çünkü yukarıdan bir ses geliyordu. Daha sonra Tevfik benden hilti makinesini istedi. Bana da kırdığı taşları çukurdan dışarıya atmamı söyledi. Tevfik birkaç taş kırdı, ben de o taşları çukurun dışına attım. İkinci kırdığı taşı dışarıya atmaya çalışırken patlama oldu. Bulunduğumuz çukur toz dumana karışmıştı. Beni kim dışarıya çıkardı, hatırlamıyorum. Hastanede 3-4 gün sonra kendime geldim."

Tevfik Sabuncular'ın eşi Neslihan Sabuncular ise sanıklardan şikayetçi olduğunu belirterek, "Eşim bana bu işin finansörünün Ali B. olduğunu, Yücel Y.'nin de daha önce arkeologların yanında çalıştığını bu nedenle kazı konusunda bilgisi olduğunu söylemişti. Diğer kişilerin kazıya katılan ekipten olduğunu eşim öldükten sonra öğrendim" dedi.

Duruşma ertelendi.