Gizem'in Cinayet Sanığı Konuştu
BURDUR'un Bucak ilçesinde, 17 Mart'ta parkta tartıştığı eski sevgilisi Gizem Canbulut'u (17) bıçaklayarak öldüren Eren Yıldız (19), "Bir an cinnet geçirdim, çok pişmanım. Bıçağı çıkardığımı hatırlıyorum, gerisini hatırlamıyorum" dedi.
Bucak Necati Topay Ticaret Meslek Lisesi'nde, bir süre, aynı dönem farklı sınıflarda öğrenim gören eski sevgililer Gizem Canbulut ile Eren Yıldız, 17 Mart Çarşamba günü saat 13.30 sıralarında kenti tepeden gören bir nokta olan Yunus Emre Parkı'nda buluştu. Buradaki surların alt tarafında oturan Gizem Canbulut ile Eren Yıldız arasında tartışma çıktı. Tartışma sırasında Eren Yıldız, yanındaki bıçakla Gizem Canbulut'u boğazından bıçakladı. Gizem Canbulut, yere yığıldı, Eren Yıldız ise kaçıp evine gitti. Buradan polisi arayıp, olayı ihbar eden Eren Yıldız, daha sonra eve gelen polislerce gözaltına alındı.
TUTUKLANDI
İhbar üzerine parka giden ekipler, Gizem Canbulut'un cansız bedeniyle karşılaştı. Olay yerinde yapılan incelemenin ardından Canbulut'un cenazesi otopsi için Antalya'daki Adli Tıp Kurumu'nun morguna, Eren Yıldız ise tutuklanarak cezaevine gönderildi. Otopsi işlemlerinin ardından yakınlarınca alınan Gizem Canbulut'un cenazesi, Bucak'ın Susuz köyü mezarlığında gözyaşlarıyla toprağa verildi. Lise 3 öğrencisi olan ve ailesiyle Susuz köyünde oturan Gizem Canbulut'un, sınav için ilçeye geldiği öğrenildi.
'BİR AN CİNNET GEÇİRDİM'
Hakkında ağırlaştırılmış ömür boyu hapis istemiyle dava açılan Eren Yıldız'ın yargılanmasına başlandı. Yıldız, Burdur Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmaya, tutuklu bulunduğu Burdur E Tipi Kapalı Cezaevi'nden Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Gizem Canbulut'un ailesiyle taraf avukatlarının hazır bulunduğu duruşmada ifade veren Eren Yıldız, "Bir an cinnet geçirdim, çok pişmanım" dedi.
Gizem Canbulut ile 2 yıldır tanıştıklarını ve 3-4 ay da sevgili olduklarını belirten Eren Yıldız, "Ayrıldıktan sonra benim adıma Instagram hesapları açıldığını fark ettim. Açılan hesapta cinsel içerikli fotolar, hakaretler paylaşıldı. Psikolojik olarak etkilendim. İntihar girişimim oldu. Gizem'e mesaj atıp hesabı kapatmasını istedim. Hesap kapandı. Birkaç gün sonra hesap yeniden açıldı. Her gün hesap açılmaya başlandı. Çevremdekilerden "Bıktık senin hesaplarından" diyen de, "sapık" diyen de oluyordu. Savcılığa, emniyete şikayetçi oldum. İşler çığrından çıkınca sesli mesaj atarak "Konuşalım" dedim. Kabul etmedi. "Jandarmada komutan tanıdığım var, o senin hesap işlerini halledecek" dedi. Bir hafta hesap açılmadı. Bir hafta sonra tekrar açıldı" dedi.
Olay günü Gizem Canbulut'a sesli mesaj atarak Yunus Emre Parkı'nda buluştuklarını söyleyen Yıldız, şöyle konuştu:
"Hesap işini kendisinin yaptığını düşündüğümü söyledim. İtiraz etti. Aramızda tartışma başladı. "Ben açmadım" diye ısrar etti. Daha sonra beni ittirdi ve "Ben açtım, var mı yapabileceğin bir şey. Elime düştün, senin hayatını mahvedeceğim" dedi. "Biz sana ailece düşmanız" dedi. Tükürdü, "Aç köpek" deyip anneme küfretti. Bir an cinnet geçirdim. Bıçağı çıkardığımı hatırlıyorum. Gerisini hatırlamıyorum. Çok pişmanım. Anneme küfredince çok sinirlendim" dedi.
Mahkeme heyeti, tanıkları dinledikten sonra Eren Yıldız'ın tutukluluk halinin devamına karar verip duruşmayı erteledi.
'İDAM VERİLSİN'
Duruşma sonrası Demirören Haber Ajansı'na konuşan Gizem Canbulut'un babası Hasan Canbulut, "Benim kızımı öldüren kişi eğer kısa bir ceza alacaksa, hiç ceza almasın, çıksın helalleşelim. Bu kadar basit. Eğer adalet buysa. Niye hala canlar yanıyor? Bir kişiyi dövüyorsa müebbet verilsin, eğer öldürüyorsa idam verilsin ya da kısasa kısas densin. Ben idam istiyorum" dedi.
Gizem Canbulut'un annesi Nursel Canbulut ise "Adalet yerini bulsun. İdam edilmesini istiyoruz. 17 yaşında kızımız öldürüldü. Kızlar, kadınlar öldürülüyor. Kimsenin canının yanmasını istemiyoruz. Bizim canımız yandı başka kimsenin canı yanmasın. Böyle katiller asılsın. Adalet yerini bulsun" diye konuştu.
Gizem Canbulut'un ailesinin avukatı Elif Kübra Türkcan da "Dün Gizem öldürüldü, bugün Azra öldürüldü. Yarın hepimiz ölebiliriz. Bu coğrafyada kadınlar çok zor hayatta kalıyor ama bunun sonucunda iyi hal indirimi, etkin pişmanlık, haksız tahrik gibi hususlar bizim mahkemelerimizde nedense çok fazla gözetiliyor. Bu insanların canı yandı. 17 yaşında bir kız hayallerinden, geleceğinden oldu. Söylenecek başka hiçbir şey yok" dedi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.