Dünya Doğayı Koruma Birliği'nin (IUCN) kırmızı listesinde bulunan ve nesli tehlike altındaki türler arasındaki deniz kaplumbağalarının, Akdeniz sahillerindeki en büyük ve en önemli yuvalama alanı olan Belek sahillerinde Ekolojik Araştırmalar Derneği (EKAD) 21 yıldır çalışmalarını sürdürüyor. EKAD Başkanı Dr. Ali Fuat Canbolat, koronavirüs salgını sürecinde aslında doğanın biraz nefes aldığına dikkati çekerek, "Yuva sayımızın 3 binin üzerine çıkmasında koronavirüs salgınının da etkisi olabilir. Turizm tesislerinin önündeki yuva sayımız 3 katına çıktı. Bunun sebebi elbette ki tesislerin kapalı olması" dedi.

30 KİLOMETRELİK SAHİL

Belek sahillerinin Akdeniz bölgesindeki en büyük yuvalama alanı olduğunu ve 21 yıldır burada çalışma yaptıklarını hatırlatan Ekolojik Araştırmalar Derneği Başkanı Dr. Canbolat, "Aksu çayından başlayıp, Kadriye, Belek, Boğazkent; Manavgat'ta ise Denizyaka sahilini içine alan 30 kilometrelik kumsalda çalışıyoruz. Bu bölge içerisindeki yuva yoğunluğumuzun turizm tesislerinin olduğu bölgeye doğru kayma gösterdiği, homojen bir dağılım olduğu ve bunun sebebini pandemi ile açıklayabileceğimiz doğru lakin yuva sayısındaki artışımızı birebir buna bağlamamız doğru olmaz" diye konuştu.

GERÇEK SAHİPLERİNE KAVUŞTU

Turizm tesislerin varlığının, ışık kaynağı ve insan faaliyeti demek olduğunu belirten Dr. Canbolat, şöyle konuştu:

"Pandemi sürecinde bunlar devre dışı kaldığı için hayvanlar da tesislerin olduğu bölgelere yuva yapmaya başladı, sahiller gerçek sahiplerine kavuştu. Tam da bu nedenle bizlerin tesislerden iki kritik mevzuda desteğe ihtiyacımız var. Bir, ışık kaynaklarımızı azaltalım, gereksiz ışıkları söndürelim. İhtiyaç dahilindeki ışıkları perdeleyelim. İkincisi ise kaplumbağaların, yüzde 95'i ilk 35 metrelik alanda yuva yapıyor. Bu 35 metrelik alanı onlara bırakalım. Şemsiye ve şezlonglarımız 35 metrenin gerisinde olsun diyoruz."

YAVRU KAPLUMBAĞALAR İÇİN DESTEK

Turizmin hareketlenmeye başlamasıyla kapılarını açan tesis sayısında da artış olduğunu söyleyen Dr. Canbolat, "Yavru kaplumbağalarımızı denizle buluşturmaya başladık. Onların da denize yönelmesinde ışık kaynakları ciddi tehdit oluşturuyor. Işık kaynağına yönelerek, denize ulaşamadan hayatlarını kaybediyorlar. Bu süreçte de misafirlerine kapılarını açan turizm tesislerinden ışık kaynaklarını azaltmaları konusunda destek bekliyoruz" dedi.

Bölgede 21 yıldır sürdürülen çalışmalarda en fazla yuva sayısına 2016 yılında 2 bin 550 yuva ile ulaştıklarını hatırlatan Dr. Canbolat, şimdi bu rekorun kırıldığını söyledi.​​​​​​​