İklim Değişikliği Sürecinde Orman Yönetimi Çalıştayı'na video mesajla katılan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, ormanların küresel iklim değişikliğiyle mücadelede en önemli doğal argüman olduğunu ve yıl sonunda orman alanlarının ortalamasını yüzde 30'a çıkaracaklarını söyledi.

Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde düzenlenen ve iklim değişikliği ile mücadelede azaltım, uyum, doğa temelli çözümler, gen kaynakları, karbon yutak kapasitelerinin geliştirilmesi ve artırılması ile karbon ticareti konularının ele alınacağı İklim Değişikliği Sürecinde Orman Yönetimi Çalıştayı, Antalya'da başladı.

Akademisyenler ve alanında uzman isimlerin katılımıyla 3 gün sürecek çalıştayın ilk gün programı, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı'nın video mesaj hitabıyla devam etti.

Bakan Yumaklı, mesajında şu ifadeleri kullandı:

"Dünyayı etkisi altına alan birçok felaketi kısa zaman dilimlerinde ardı ardına yaşıyoruz ve tüm bunların üst başlığına bakacak olursak küresel ısınma ve iklim değişikliği karşımıza çıkıyor. Bütün canlıları ve yaşamı olumsuz etkileyen bu hadise, ormanlarımızın geleceği için de büyük risk oluşturmakta. İşte bu riskle mücadele etmek için bugün bir aradayız. Ormanların küresel iklim değişikliğiyle mücadelede en önemli doğal argüman olduğunun farkındayız. O yüzden ormancılık faaliyetlerinin sürdürülebilirliği daha da önem kazanıyor."

Dünyadaki ekonomik ve doğal karbon tutum yataklarını oluşturan ormanların küresel ısınmayla mücadeledeki önemini hatırlatan Yumaklı, bunun farkında olarak son 22 yılda önemli adımlar attıklarını ve atmaya da devam edeceklerini dile getirdi.

"ORMAN ALANIMIZI DÜNYA ORTALAMASI OLAN YÜZDE 30’A ÇIKARACAĞIZ"

Yumaklı, "Ormancılık alanında bu sürede 90 milyar 458 milyon liralık yatırım yaptık. Yaptığımız her yatırımın aslında geleceğe ve çocuklarımıza olduğu bilinciyle fidanlarımızı toprakla buluşturduk. Son 22 yılda 7 milyar fidanı ve tohumu geleceğimize nefes olsun diye ektik. Tüm bunların sonucu olarak yıl sonuna kadar orman alanımızı dünya ortalaması olan yüzde 30’a çıkaracağız." dedi.

Toprakla buluşan fidanların korunmasına yönelik de çalışmalar yürütülmesi gerektiğini vurgulayan Yumaklı, şu bilgileri verdi:

"Tüm dünyanın parmakla gösterdiği yangınla mücadele filosunu kurduk. Rezerv güçlerle birlikte 24 uçak, 100 helikopter, 10 İHA, 4 bin 400 kara aracı, 776 kule, 25 bin kahraman orman işçimiz ve 118 bini aşan gönüllümüz ile yeşil vatanımızı 7/24 koruyoruz. Orman yangınlarının hem ekolojik hem de ekonomik kayıplarını en aza indirmek için elimizden gelenin fazlasını yapmaya devam edeceğiz."

Yumaklı, Paris İklim Anlaşması ve Yeşil Mutabakat metnine taraf olan Türkiye'nin, küresel ısınmayla mücadele kapsamındaki çalışmalarını da sürdüreceğini kaydetti.

"İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE VE BİYOÇEŞİTİLİK KAYBINA YÖNELİK ÇÖZÜMLERİ BİRBİRİNDEN AYRI DEĞERLENDİREMEYİZ"

Doğa Koruma Milli Parklar Genel Müdürü Kadir Çokçetin iklim değişikliğinin biyoçeşitlilik kaybını hızlandıran en önemli etmenlerden biri olduğunu, diğer yandan ormanlar ve sulak alanlar gibi karbon tutma kapasitesi yüksek olan ekosistemlerin kaybının ve iklim değişikliğinin girdilerinin bu etkilere karşı mücadele gücünü zayıflattığını bildirdi.

Çokçetin, "Bu nedenle iklim değişikliğine ve biyoçeşitilik kaybına yönelik çözümleri birbirinden ayrı değerlendiremeyiz. Ulusal strateji ve eylemlerimizi birlikte oluşturmalıyız." diye konuştu.

İklim değişikliğinin etkilerinin, beklentilerin veya tahminlerin ötesinde olmanın yanında, günlük hayatı etkileyen birer özne haline geldiğine değinen Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey de aynı anda hem aşırı yağış ve sellere hem de yoğun ısı dalgaları ve uzun kuraklıklara şahit olunduğunun altını çizdi.

 "ORMAN EKOSİSTEMLERİ, HER YIL DÜNYADA 2 MİLYAR TONDAN FAZLA KARBONDİOKSİTİ EMİYOR"

Dünyadaki son 10 yılın, tüm zamanların en sıcak dönemi olarak tarihe geçtiğine ve 50 yıl öncesine göre sel, fırtına, kuraklık gibi doğal afetlerin sayısının 5 kat arttığına dikkati çeken Karacabey, şöyle devam etti:

"Eğer tedbir alınmazsa iklim değişikliğinin etkisiyle 2050 yılında dünya nüfusunun yarısından fazlasının susuzluk riski yaşayabileceği, tarımsal verimlilikte yüzde 10 ila 25 arasında bir düşüş olacağı, 1 milyon bitki ve hayvan türünün yok olma riski altında olduğu öngörülüyor. İklim değişikliğiyle mücadelede ormanlar hayati bir rol üstleniyor. En büyük karbon yutağı olan orman ekosistemleri, her yıl dünyada 2 milyar tondan fazla karbondioksiti emiyor."

Tarım ve Orman Bakanı Yardımcısı Dr. Veysel Tiryaki ise herkesin görebileceği netlikte yaşanan iklim değişikliğine karşı mücadelenin kararlılıkla sürmesi gerektiğini vurguladı.

Tiryaki, "Her geçen gün tamamı kuruyan göller, büyük ovalarda oluşan obruklar, artık yok olan bitki çeşitliliği hatta hayvanlarla daha sık karşılaşacağız ve yaşadığımız bu dünyayı henüz kıyamet kopmadan kendi kıyametimizi hazırlar bir hale getireceğiz maalesef." değerlendirmesinde bulundu.

Çalıştay, cuma günü 3 grubun yapacağı sunumun ardından, cumartesi günü çalıştay raporunun okunarak karara bağlanması ve çalıştay sonuç bildirgesinin açıklanmasıyla sona erecek.

AA