DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 4
PENDİK ve Kartal sınırında kalan sahil şeridinde deniz yüzeyindeki kirlilik endişe yarattı.
1- (ÖZEL) - PENDİK VE KARTAL SAHİLİNDE TEDİRGİN EDEN GÖRÜNTÜ
"Daha önce rastlamamıştık, hem üzücü hem de tedirgin edici"
PENDİK ve Kartal sınırında kalan sahil şeridinde deniz yüzeyindeki kirlilik endişe yarattı. Pisliğin atık su kanalından denize ulaştığı belirtilirken çevre sakinleri ilk kez böyle bir manzara ile karşılaştıklarını kaydetti.
Pendik ve Kartal sınırında kalan kıyı şeridinde deniz üzerinde oluşan kirlilik, sahilde vakit geçirenlerin dikkatini çekti. Kıyı şeridini kaplayarak denizin rengini değiştiren atıkları fark eden vatandaşlar durumdan tedirgin olduklarını belirtti. Neden kaynaklandığı henüz bilinmeyen kirlilik havadan da görüntülendi. Pisliğin atık su kanalından denize ulaştığı kaydedilirken yakınlarda da İSKİ arıtma tesisi olduğu belirtildi.
"SUYUN YÜZEYİNE BU KADAR VURAN BİR ŞEY ÇOK BASİT BİR ŞEY OLAMAZ"
Sahilde yürüyüş yapanlardan Aycan Erim, "Burada sürekli gemiler var ondan mı kaynaklı bir şekilde. Ben de çevre mühendisiyim. Suyun yüzeyine bu kadar vuran bir şey çok basit bir şey olamaz. Kaçak mı var deşarj mı var, incelenmesi lazım" dedi.
Daha önce öyle bir şey görmediğini söyleyen Erim, "Evimiz çok yakın neredeyse gün aşırı uğrarız. Hiç rastlamadık. Hem üzücü hem de tedirgin edici. Temasla bir sıkıntı yaratabilir. Çünkü sürekli balık da tutulan bir yer. Sağlık açısından o tür sıkıntılar da yaratabilir. Çocukların da oynadığı bir yer. Numune alınıp incelenmesi lazım. Martılar, Karabataklar da burada. Onlar da beslendiği bir yer aslında. Dolaylı olarak hayvan ölümleri de olabilir" diye konuştu.
"YOĞUNLUĞU FAZLA, SANKİ KİMYASAL BİR ATIK GİBİ GÖRÜNÜYOR"
Sahilde ailesiyle vakit geçiren Durmuş Sarıpınar ise, "Bugün burada yaşamış olduğumuz kirlilik daha evvelden olmayan, görmediğimiz bir olay. Tamamen sahilin kenarında gözlemlediğimiz bir kirlilik. Büyük ihtimalle gemilerden de olabilir. İncelenmesi, irdelenmesi lazım. Nahoş bir izlenim. Yoğunluğu fazla, sanki kimyasal bir atık gibi görünüyor. Likit bir malzeme olduğu izlenimi var" şeklinde konuştu.
Görüntü Dökümü
------------------
-Havadan görüntülerle kirlilik
-Sahil şeridindeki kirlilik
-Vatandaşlar ile röp
-Muhabir anons (Gamze Şimşek)
-Sahilde denizin üzerindeki kuşlar
-Kedinin kirli suyun yanından geçmesi
-Sahilde vakit geçiren vatandaşlar
-Açıklarda bulunan gemiler
-Rengi değişen sahil şeridinin havadan görüntüsü
-Genel ve detay
===================
2- BEŞİKTAŞ'TA CİBUTİLİ TIP FAKÜLTESİ ÖĞRENCİSİ EVİNDE ÖLÜ BULUNDU
BEŞİKTAŞ'ta İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Tıp Fakültesi 3. Sınıf öğrencisi Cibuti uyruklu M. Ali Said evinde ölü olarak bulundu. Yalnız yaşayan Said'in ilk belirlemelere göre kendini asarak, intihar ettiği öğrenildi.
Olay, Beşiktaş Türkali Mahallesi Loşbahçe Sokak üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, yalnız yaşayan öğrenciden iki gündür haber alamayan arkadaşları, polise haber verdi. Polis, ambulansın eşliğinde eve geldi. Kapının açılmaması üzerine itfaiye ekiplerinden yardım istendi. İtfaiye ekipleri evin kapısını koçbaşı ile kırılarak içeri girdi. Ekipler, yerde hareketsiz şekilde yatan kişi ile karşılaştı. Sağlık ekipleri yerde yatan kişinin hayatını kaybettiğini belirledi.
CİBUTİ KONSOLOSLUĞU'NDA ÇALIŞTIĞI ÖĞRENİLDİ
Yerde yatan kişinin Cibuti uyruklu M. Ali Said olduğu tespit edildi. Ali Said'in İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Tıp Fakültesi 3. Sınıf öğrencisi olduğu ve aynı zamanda Cibuti Konsolosluğu'nda çalıştığı öğrenildi. Evde geniş çaplı araştırma yapan ekipler, ilk belirlemelere göre Ali Said'in kendini asarak intihar ettiği üzerinde duruyor. Polisin olayla ilgili soruşturması sürüyor.
Görüntü Dökümü:
-------------------
Olay yerinden görüntü
Polis ekiplerinin eve girmesi
Sağlık ekiplerinin eve girişi
İtfaiyenin gelmesi
Olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmaları
Genel ve detaylar
====================
3- ARNAVUTKÖY'DEKİ "KIRMIZI DERE"DE İLK TESPİT
- İstanbul Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü görevlisi,
"İlk gözlemlerimiz kırmızı renkte olan su dereye doğrudan değil, yağmur suyu kanalıyla boşaltılmış olması üzerine"
ARNAVUTKÖY'de, kimyasallar nedeniyle kırmızı akan derede, İSKİ'nin ardından İstanbul Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ve Arnavutköy Belediyesi ekipleri incelemelerde bulundu. İncelemenin ardından açıklama yapan çevre ve şehircilik il müdürlüğü görevlisi, " Kırmızı renkte olan su dereye doğrudan değil, yağmur suyu kanalıyla boşaltılmış" dedi.
Arnavutköy Hadımköy Mahallesi'nde kimyasallar nedeniyle kırmızı akan derede sabah saatlerinde ilk olarak İSKİ inceleme yaptı.
Daha sonra ise İstanbul Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ve Arnavutköy belediyesi ekipleri incelemelerde bulundu.
İncelemelerin ardından açıklamalarda bulunan çevre ve şehircilik il müdürlüğünden çevre mühendisi Okan Tanar, "İlk gözlemlerimiz kırmızı renkte olan su dereye doğrudan değil, yağmur suyu kanalıyla boşaltılmış olması üzerine" diye konuştu.
"SU DOĞRUDAN DEĞİL YAĞMUR SUYU KANALIYLA BOŞALTILMIŞ"
Tanar, "Dün bize gelen ihbar üzerine tespitlerimize başladık. İSKİ ve ilçe belediyeden arkadaşlarımız kanalda kırmızı renkte su akışının olduğunu tespit etti. Bugün biz de inceleme yaptık. Derede kırmızı renkte su akışının izleri duruyor. Dereye yağmur suyu kanalından bir bağlantı var. İSKİ kanal boyunca kameralı sistemle takip gerçekleştiriyor. Şu an geriye doğru bir tarama yapılıyor. Kırmızı renkte olan suyun nereden boşaldığını bulmaya çalışıyoruz. Kırmızı renkte olan su dereye doğrudan değil, yağmur suyu kanalıyla boşaltılmış" dedi.
"500 METRE KADAR GERİYE DOĞRU TARAMAYI YAPILDI"
Derede farklı renklerde şu akışının daha önceki dönemlerde de olduğunu belirten Okan Tanar, "Süreç ile ilgili kesin bir ifadede bulunamayız. Güzergâh boyunca taramalarımız devam ediyor. 500 metre kadar geriye doğru taramayı yapıldı. Derede bu durum daha önce de yaşandı. O dönem alınan numuneler suyun çok tehlikeli olmadığı yönünde. O dönem alınan numuneler ile şu an alınan numuneleri karşılaştırmamız oldukça zor" diye konuştu
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------
-Ekiplerin çalışması
-İstanbul Valiliği Çevre Ve Şehircilik İl Müdürlüğü Çevre Mühendisi, Okan Tanar röportajı
-Genel ve detay görüntüler
-Dereden görüntüler
-Muhabir Anonsu
======================
4- (ÖZEL) İSTANBUL'DA "KURALSIZ" SKUTER KULLANANLAR KAZAYA DAVETİYE ÇIKARIYOR
İSTANBUL'da elektrikli skuter kullanım oranı oldukça arttı. Henüz düzenleme gelmeyen skuterler kazaya da davetiye çıkarıyor. İstanbul'da bir çok caddede "kuralsız" skuter kullanımı kameralara yansıdı.
İstanbul'da son günlerde caddede, kaldırımda veya sahil yollarında elektrikli skuterler karşımıza çıkıyor. Son dönemde elektrikli skuterlerle seyahat edenlerin sayısı bir hayli artmış durumda. Ancak trafik kurallarını hiçe sayan bazı sürücüler, kazalara davetiye çıkarıyor. Elektrikli skuterlerde 18 yaş altı sürücüler, ekipmanı olmayanlar ve bir araca iki kişi binenler trafikte tehlike oluşturuyor. Ayrıca araçların bir yolu olmadığı için elektrikli skuterler genellikle araçların arasında ilerliyor. Araçların ilerlediği trafikte ters yönde elektrikli skuter kullananlar olduğu gibi, kaldırımda yayaların arasında kullananlar da var. Kurallara göre tek kişinin binmesi gereken skuterde iki kişinin seyahat ettiği görülüyor.
"YASAK OLDUĞUNU BİLMİYORDUK"
2 kişi bindikleri skuteri süren Burak Taha Tekin, "Evet bir tehlike atlattım ama rampadan dolayı. Bazen dikkatsizlik olabiliyor. Dışarı çıktığım zaman kullanıyorum. 2 kişi binmek yasak mı bilmiyorum ama biz fiyat bakımından dolayı tek kişi biniyoruz. Pahalı olmasın diye 1 tane kullanıyoruz. Kazalar artmış evet ama onlar muhtemelen yoldan giden insanlar. Ya da arabalarla iç içe giden insanlar. Bisiklet yolunu ya da kaldırımı kullansalar kazalar artmaz" dedi.
Beraber skutere bindiği arkadaşı Ahmet Furkan ise, "Korkuyorum çünkü şoförümüz bu arkadaş. Maalesef biniyoruz evet. Yasak olduğunu bilmiyorduk. Şimdi sizden öğrendik" diye konuştu.
"KALDIRIM TEHLİKE EVET AMA YETERİ KADAR BİSİKLET YOLU YOK"
Bisiklet yollarının azlığından dert yanan Samet Arslan, "Genelde yola çıkmamaya dikkat ediyorum ama çıkanları da görüyorum. Çok var. Sahil yollarında, E5 kenarlarında yolu kısaltmak için, toplu taşımadan kaçmak için kullanıyorlar. Ama bazen abartıyorlar. Ben kaldırımı kullanabildiğim kadar kullanıyorum. Kullanamadığım zaman da olabildiğince müsait bir yere bırakmaya çalışıyorum. Kaldırım tehlike evet ama bisiklet yolu yok. Şehrimizde yeteri kadar bisiklet yolu yok. Bisiklet yolu olsa en azından oradan değerlendireceğiz. Mecburen yola çıkmaktansa kaldırımda bekleye bekleye gitmek daha mantıklı"şeklinde konuştu.
Görüntü Dökümü
--------
-Elektrikli skuterlerden detaylar
-Elektrikli skuter kullanıcıları ile röpler
-Muhabir anonsu (Burçak BOZKUŞ)
-Kazalardan görüntü
======================
5- (Havadan görüntülerle) İSTİKLAL CADDESİ YOĞUNLUK NEDENİYLE BELİRLİ SÜRELERLE KAPATILDI
Beyoğlu İstiklal Caddesi'nde yoğunluk yaşandı. Caddeye girişler belirli sürelerle kapatılarak, yoğun kalabalığın önüne geçilmeye çalışıldı.
İstiklal Caddesi'nde öğleden sonra yoğunluk oluştu. Caddede görevli ekipler, insanlara sosyal mesafe konusunda uyarılarda bulundu. Zabıta ekipleri, drone ile kalabalığı tespit etti. İstiklal Caddesi girişlere bir süre kapatıldı. İçerideki yoğunluk azalınca girişlere yeniden açıldı.
Koronavirüsle mücadele tedbirleri kapsamında Beyoğlu İlçe Hıfzıssıhha kurulunun aldığı karar doğrultusunda İstiklal Caddesi'nde aynı anda en fazla 7 bin kişinin olabileceği, bu rakamın üzerine çıkıldığında ise, caddeye giriş çıkışların kapatılacağı açıklanmıştı.
Görüntü dökümü:
-------------------
-Caddede kalabalık
-Havadan görüntü
-Caddenin kapatılması
-Genel ve detaylar
=====================
6- (Özel) 15 TEMMUZ ŞEHİTLER KÖPRÜSÜ GİRİŞİNDE HAREKETLİ DAKİKALAR
-Akli dengesi yerinde olmadığı belirtilen ve üzerinden kimlik çıkmayan eli bıçaklı kişi gözaltına alındı.
Üsküdar Altunizade bağlantı yolundan 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne doğru elinde bıçakla yürüyen kişi etkisiz hale getirildi. Gözaltına alınan kişin akli dengesinin yerinde olmadığı belirtildi.
Olay, öğle saatlerinde 15 Temmuz Şehitler Köprüsü girişinde meydana geldi. Altunizade katılımından köprü istikametine elinde bıçak olan bir kişinin yürüdüğünü gören sürücüler polise haber verdi. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Asayiş ve trafik ekipleri elinde bıçak olan kişi köprü girişine yaklaşınca ekipler şüpheliyi yere yatırarak etkisiz hale getirdi. Şüphelinin elindeki bıçak alınarak polis otosuna bindirildi. Polis merkezine götürülen şüphelinin üzerinden kimlik çıkmadığı ve akli dengesinin yerinde olmadığı öğrenildi.
Görüntü dökümü
-------------------
-Elinde bıçak olan şüphelinin görüntüsü
-Köprü doğru yürümesi
=================
7- SULTANBEYLİ'DE PİTBULL SOKAK KÖPEĞİNE SALDIRDI
Sultanbeyli'de pitbull cinsi köpek, sokak köpeğine saldırdı. Sokak köpeği pitbullun ağzından güçlükle kurtarılırken, vatandaşlar köpeğin sahibine tepki gösterdi.
Olay Sultanbeyli Adil Mahallesi'nde meydana geldi. Sokakta bir kişi tasması olan pitbull cinsi köpeğini gezdirirken pitbull, sokak köpeğine saldırmaya başladı. Pitbull, sokak köpeğini kafasından ısırarak sürükledi. Bunun üzerine mahalleli sopalarla sokak köpeğini pitbullun ağzından kurtarmaya çalıştı. Sokak köpeği, çevredekilerin yardımı ile bir süre sonra kurtarıldı. Vatandaşlar pitbull cinsi köpeği gezdiren kişiye tepki gösterdi.
Görüntü dökümü
----------------------
-Pitbull cinsi köpeğin görüntüsü
-Köpeğe saldırması
-Vatandaşların sopalarla ayırmaya çalışması
-Yaralanan sokak köpeği
-Vatandaşların pitbull sahibine tepki göstermesi
==================
8- KIZILAY GENEL BAŞKANI KINIK, SURİYELİ ÇOCUKLARI ZİYARET ETTİ
KIZILAY Genel Başkanı Kerem Kınık, Sancaktepe'de Suriye'deki krizin 10. yılında kendi bünyelerinde eğitim gören Suriyeli çocuklarla bir araya geldi. Kınık, "Bugün evlerinin dışında mülteci olarak doğan, ülkelerini görmeden doğmuş ve büyümüş 1 milyonu aşkın bebekten bahsedebiliriz. Maalesef gelinen noktada, her türlü çabaya rağmen uluslararası sistemin barışı tesis edemediğini görüyoruz ve maalesef halen tünelin sonunda bir ışık bulunmamakta. Yapılması gereken; insanı, insan haklarını, insanın onurunu ve haklarını korumayı odağa alan politikalarla beraber yeniden Suriye krizini gözden geçirmek ve barışın tesis edilmesini sağlamaktır" dedi.
Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık, Kızılay'a ait Sancaktepe Toplum Merkezi'nde düzenlenen etkinliğe katıldı. Kınık, sınıflarında ziyaret ettiği Suriyeli çocuklarla birlikte oyun oynadı ve şarkılar söyledi. Kınık burada yaptığı açıklamada, Suriye'de savaş, yıkım ve gözyaşının 10'uncu yılının geride kaldığını belirterek, "Bugün gelinen noktada dünyanın, bu ihmal edilmiş ve unutulmuş; insan haklarının ikinci plana itildiği, karmaşık ve uzamış olan kriz için şimdiye kadar yaptıklarını gözden geçirmesi ve kendini öz eleştiriye tabi tutması gerekiyor" dedi. Suriye krizinin 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana yaşanan en büyük insanlık dramı olduğunu söyleyen Kınık, "Bugün evlerinin dışında mülteci olarak doğan, ülkelerini görmeden doğmuş ve büyümüş 1 milyonu aşkın bebekten bahsedebiliriz. Maalesef gelinen noktada, her türlü çabaya rağmen uluslararası sistemin barışı tesis edemediğini görüyoruz ve maalesef halen tünelin sonunda bir ışık bulunmamakta" dedi.
"SURİYE'NİN İÇERİSİNE GÖNDERMİŞ OLDUĞUMUZ İNSANİ YARDIM TUTARI YAKLAŞIK 3,5 MİLYAR DOLARA ULAŞTI"
Kınık, Türkiye'nin, uyguladığı açık kapı politikasıyla milyonların hayatını kurtardığını belirterek, "Kızılay olarak partnerlerimizle birlikte, çok sayıda insani yardım aktörünün destekleriyle beraber, en başta da devletimizin himayeleri ve destekleriyle şu ana kadar ülke içerisinde yaklaşık 3,5 milyon Suriyeliye düzenli ve çeşitli boyutlarda insani destek sağladık ve sağlamaya devam ediyoruz. Suriye'nin kuzeyinde terörden arındırılmış ve Türkiye Cumhuriyeti'nin ilgili unsurlarının himayesinde tesis edilmiş olan güvenli bölgelerde yaklaşık 4 milyon Suriyeliye çok boyutlu insani destek sağlıyoruz. Şu ana kadar paydaşlarımızla birlikte Kızılay olarak Suriye'nin içerisine göndermiş olduğumuz insani yardım
tutarı yaklaşık 3,5 milyar dolara ulaştı" diye konuştu.
"BURADAN SADECE İNSANCIL BİR POLİTİKAYLA GERİYE DÖNEBİLİRİZ"
Kınık, uluslararası sistemin kritik bir imtihan verdiğini söyleyerek "Yapılması gereken; insanı, insan haklarını, insanın onurunu ve haklarını korumayı odağa alan politikalarla beraber yeniden Suriye krizini gözden geçirmek ve barışın tesis edilmesini sağlamaktır" ifadelerini kullandı.
10 yılda Suriye'de her türlü savaş suçuna tanık olunduğunu ifade eden Kınık, "Çok farklı şeyler yapıldı ama savaşla silahla bombayla öldürmeyle gelinen yer yıkım oldu. Bu yol çıkmaz sokak. Buradan sadece insancıl bir politikayla geriye dönebiliriz. Yurt dışına çıkmış olan 6 milyon, ülke içinde de yerlerinden edilmiş bir o kadar daha nüfusun evlerine dönmesi için çok yüksek bir samimiyette ve güçte insani bir taahhüdün uluslararası sistem tarafından Suriye halkına verilmesi gerekiyor. Daha fazla Aylan Kurdilerin ölmemesi, Akdeniz'de Ege'de daha fazla insanların boğulmaması için, teröristlerin bataklığına düşmüş olan gençlerin kurtulması için bu elzem. Biz de Kızılay olarak elimizden gelen bütün desteği, bu insancıl perspektifte vermeye gayret edeceğiz ta ki son mülteci, son masum çocuk, mutlu ve güvenli şekilde yuvasına dönene kadar" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
--------------------------
-Kınık'ın açıklamaları
-Genel ve detaylar
DHA
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.