DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 2

DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 2

1- SULTANGAZİ'DE BABASINDAN GİZLİ ALDIĞI KAMYONETİ GECEKONDUNUN ÇATISINA DEVİRDİ

1- SULTANGAZİ'DE BABASINDAN GİZLİ ALDIĞI KAMYONETİ GECEKONDUNUN ÇATISINA DEVİRDİ

Sultangazi'de babasından gizlice kamyonetin anahtarını alan 17 yaşındaki Ali Y., 2 arkadaşıyla gezmeye çıktı. Kamyonetin direksiyon hakimiyetini kaybeden Ali Y. gecekondunun çatısına uçtu. Kamyonettekiler, hafif şekilde yaralanırken, gecekonduda oturan çift kendilerini dışarı attı.

Kaza sabah saatlerinde Zübeyde Hanım Mahallesi'nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, babasına ait

34 FL 4856 plakalı kamyonetin anahtarını gizlice alan 17 yaşındaki Ali Y. 2 arkadaşıyla gezmeye çıktı. Kamyonetle mahallede dolaşan Ali Y. dönüş yaptığı sırada kullandığı kamyonetin direksiyon hakimiyetini kaybetti. Kaldırıma çıkan ardından yol kenarındaki bariyerleri aşan kamyonet gecekondunun çatısına devrildi. Bu sırada gecekonduda olan çift büyük korku yaşadı. Deprem olduğunu sanan karı koca kendilerini dışarı attı. Ali Y. ile kamyonette bulunan iki arkadaşı hafif şekilde yaralandı. 2 kişi kendi imkanlarıyla kamyonetin içinden çıkarken Ali Y.'yi olay yerine gelen sağlık ekipleri çıkararak ambulansa aldı. Başında kanama olan çocuk ambulansla hastaneye kaldırıldı.

"DEPREM OLDU DİYE KAÇTIM"

Tek katlı binada yaşayan Aynur Yazıcı "Uyuyordum ben fırladım birden. Deprem oldu dedim. Kedi ve köpeklerimi kurtardım. Eşimle ben vardık evde. Arabanın düştüğü odadaydım. Mutfak tavanı falan çökmüştü. Deprem oldu diye kaçtım böyle bir şey olduğunu bilmiyordum. Sürücü çocuk kötüydü. O kaldı diğerleri kaçtı." diye konuştu. Binanın üzerine devrilen kamyonet vinç yardımıyla kaldırılırken, polis ekipleri olayla ilgili inceleme başlattı.

Görüntü dökümü:

------------------------

Binadan ve vinçten görüntü

Ekiplerden görüntü

Görgü tanıkları ve bina sakini ile röportaj

Evin içinden görüntü

Çatıdan görüntü

Sokaktan görüntü

====================

2- SULTANGAZİ'DEKİ YANGINDA MAHSUR KALANLARI İTFAİYE KURTARDI

SULTANGAZİ'de 5 katlı binanın 3. katında yangın çıktı. Daire alevlere teslim olurken, binada mahsur kalan 5 kişiyi itfaiye ekipleri kurtardı.

Sultangazi, 50. Yıl Mahallesi, 2178. Sokakta bulunan 5 katlı binanın 3. katında dairede saat 09.15 sıralarında yangın çıktı. Çocuk odasında başlayan yangın büyüyerek tüm daireyi sardı. Alevleri gören bina ve mahalle sakinleri durumu itfaiye ekiplerine haber verdi. İhbar üzerine olay yerine itfaiye, sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Dumanlar üst katlara da dolunca bazı bina sakinleri binadan çıkamadı. Binada mahsur kalanları itfaiye ekipleri kurtardı. İtfaiye ekipleri yangının başladığı daireden iki kişi, üst kattan ise biri çocuk 3 kişiyi kurtardı. Kurtarılan 5 kişi sağlık ekiplerine teslim edilirken, durumlarının iyi olduğu öğrenildi. Bu sırada yangının çıktığı daireye giren ev sahibi altınlarını ve cep telefonlarını kurtardı. Yangın itfaiye ekipleri tarafından söndürülürken, dairede hasar oluştu.

Görüntü dökümü:

----------------

-Alevlerin çıktığı daire

-Ekiplerin müdahalesi

-Yangından kurtarılanlar

-Genel ve detaylar

=================

3- (Özel) BEYLİKDÜZÜ'NDE OTOMOBİL KUMSALA UÇTU; TURİSTLER HATIRA FOTOĞRAFI ÇEKTİRDİ

BEYLİKDÜZÜ'nde, vitesleri karıştırdığı öne sürülen sürücü otomobiliyle 7 metrelik uçurumdan kumsala uçtu. Sürücü hafif şekilde yaralanırken, kumsala düşen otomobilin başına gelen turistler hatıra fotoğrafı çektirdi.

Olay, 12 Mart Cuma günü saat 18.00 sıralarında Kavaklı Mahallesi Mavi Marmara Caddesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, 7 metrelik uçurumun ucunda otomobilin içinde iki arkadaşıyla birlikte alkol alan Ömer Berk, otomobilini hareket ettirmek istedi. Vitesleri karıştıran Berk, otomobilinin direksiyon hakimiyetini kaybetti, içinde 3 kişinin olduğu otomobil 7 metrelik uçurumdan kumsala düştü. Berk'in arkadaşları kazanın ardından olay yerinden kaçtı. Vatandaşlar durumu polis ve sağlık ekiplerine bildirirken, alkollü sürücü ise hafif şekilde yaralandı. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, yaralı sürücüye ambulansın içinde ilk müdahaleyi yaptı. Yapılan kontrollerde Berk'in 186 promil alkollü olduğu ortaya çıktı. Yaralı sürücü, yapılan ilk müdahalenin ardından hastaneye gitmek istemedi. Polisler ifadesini almak üzere Berk'i karakola götürürken, ehliyetine de el konuldu.

TURİSTLER HATIRA FOTOĞRAFI ÇEKTİ

Yaşanan kazada, ilginç anlar da yaşandı. Uçurumdan düşen otomobil, kumsalda gezen turistlerin ilgisini çekti. Aracın başına gelen turistler fotoğraf çektirdi.

"GERİ VİTESE TAKAYIM DERKEN AŞAĞI İNDİK"

Yaşadığı kazayı anlatan sürücü Ömer Berk, "Şurada duruyordum. Geri vitese takayım derken aşağı indik. Kimse yoktu tek başımaydım" ifadelerini kullandı.

"VİTESİ YANLIŞ TAKMIŞ"

Kaza anlarını gören Emre Bayrakcan ise sürücünün vitesi yanlış taktığını söyleyerek, "Biz burada oturuyoruz. Sahilde yürüyüşe çıkmıştık. Şuradaki tepeden ağabey aşağı düşmüş. Vitesi yanlış takmış galiba. Alkollüymüş" dedi.

Görüntü dökümü:

---------------------------------

-Kaza yapan sürücünün ambulansta konuşması

-Düştüğü uçurum

-Uçurumdan düşen otomobil

-Fotoğraf çektiren turistler

-Alkollü sürücü ile röp

-Kaza yeri

-Polis ekiplerini çalışması

-Emre Bayrakcan ile röportaj

-Genel ve detaylar

==================

4- (ÖZEL) ESENYURT'TA DÖNER BIÇAKLI KAVGANIN YENİ GÖRÜNTÜLERİ ORTAYA ÇIKTI

-Kalaslar ve uzun tahta parçalarıyla saldırmışlar

-Kavga anları kamerada.

Esenyurt'ta, yabancı uyruklu olduğu öğrenilen gruplar arasında Döner bıçağının da kullanıldığı kavga çıktı. Döner bıçağı ile kolundan ve bacağından yaralanan kişi hastaneye kaldırıldı. Kavgaya ait yeni görüntüler ortaya çıktı. Görüntülerde kalaslar ve uzun tahta parçalarıyla karşı taraftakilere saldırdıkları görülüyor.

Olay, geçen Cuma saat 21.00 sıralarında Esenyurt Bağlarçeşme Mahallesinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, yabancı uyruklu iki grup arasında henüz sebebi bilinmeyen nedenlerden kavga çıktı. Sözlü olarak başlayan tartışma kısa süre içinde yumruk yumruğa kavgaya dönüşürken, bazı kişiler döner bıçağı, sopa ve kemerlerle birbirine saldırdı. Kavgayı gören vatandaşlar, durumu polis ekiplerine bildirdi. Döner bıçağı ile kolundan ve bacağından yaralanan kişi, çevredekilerin yardımı ile hastaneye kaldırıldı. Olay yerine gelen polis ekipleri ise kavgayı ayırdı. Kavgaya karışan 5 kişi ifadeleri alınmak üzere polis merkezine götürüldü. İfadesi alınan şüpheliler adliyeye sevk edildi.

YAŞANANLAR CEP TELEFONU VE GÜVENLİK KAMERALARINA YANSIDI

Kavga anları vatandaşların cep telefonu ve çevredeki dükkanların güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde, sopa ile birbirlerine vuran kişiler, bir kişinin yere yatırılıp darp edildiği anlar ve bir grubun dükkanı basmaya çalıştığı anlar yer aldı.

YENİ ÇIKAN GÖRÜNTÜLER

Kavgaya ait yeni çıkan görüntülerde ise kavgaya karışanlardan bazılarının kalaslar ve uzun tahla parçalarıyla karşısındakilere vurdukları görülüyor.

Görüntü dökümü:

------------------

-Cep telefonu görüntüsü

-Uzun tahta parçalarıyla gelenler

-Saldırmaları

-Kavgadan detaylar

Görüntü dökümü:

-------------------------

Cep kamerası

-Birbirlerine sopa ile vurmaları

-Birinin sopa fırlatması

Güvenlik Kamerası

-Birinin yere yatırılıp darp edilmesi

-Kaldırım taşı ve kemerle bir grubun dükkanı basmaya çalışması

-Dükkan içindeki panik

Aktüel

-Yaralının araca bindirilmesi

-Polis ekiplerinin çalışması

-Kavga çıkan dükkan

-Genel ve detay

=======================

5 - İSTANBUL'DA YENİ "HES KODU" UYGULAMASI BAŞLADI

İSTANBUL'da İl Umumi Hıfzıssıhha Meclisi kararıyla bugünden itibaren kahvehane, kıraathane, internet kafe, berber, nikah salonu, spor salonlarına Hayat Eve Sığar (HES) koduyla girilmeye başlandı. İşletme sahipleri ve müşteriler uygulamadan memnun olduklarını belirtti.

Koronavirüs salgınına karşı mücadele kapsamında İstanbul Valiliği İl Umumi Hıfzıssıhha Meclisi tarafından 11 Mart'ta yeni kararlar alınmıştı. Buna göre, tüm kamu kurum ve kuruluşlarının girişlerinde, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı tüm resmi-özel okul ve kuruluşlara girişlerde, sivil toplum kuruluşlarına girişlerde, kahvehane, kıraathane, internet kafe, berber, nikah salonu, spor salonlarına girişlerde Hayat Eve Sığar (HES) koduyla girilmesi zorunluluğu getirildi. HES Kodu zorunluluğu ile iş yerlerine girişler sabah saatlerinden itibaren başladı. Beyoğlu'nda HES Kodu ile kıraathaneye gelenler de uygulamayı açarak içeri girdi. Uygulamadan memnun olduklarını belirten vatandaşlar, "Bu uygulama hem bizim için hem de diğer vatandaşlar için çok önemli" dedi.

"HEM BİZİM İÇİN HEM DE BAŞKASI İÇİN İYİ OLDU"

HES Kodu ile kıraathaneye giren Fatih Bulut "HES koduyla içeri girdiğimiz daha iyi oldu. Hem bizim sağlığımız hem de başkasının sağlığı için daha iyi oldu. Bu uygulamayı destekliyorum" dedi.

"BUGÜNDEN İTİBAREN HES KODU MECBURİ"

Kıraathane işletmecisi Murat Aktaş "Bugün müşterilerimize de söyledik. HES kodu olmadan kimseyi içeri almayacağız. Kaymakamımız da söyledi. Bugünden itibaren HES kodu mecburi. Sorumluluk getirdiler. Denetlemeler de var. Bu uygulama için geç bile kalındı. Ama sonunda oldu iyi oldu" diye konuştu.

"BİZ DE MÜŞTERİLERİMİZE HES KODU SORUYORUZ"

Çorbacı Remzi Demir "Biz de yeni gelen müşterilerimize kapıda HES kodu soruyoruz. HES koduyla içeri almaya başladık. Bu uygulama insanların sağlığı için güzel bir şey" şeklinde konuştu.

"KURALLARA UYUYORUZ"

Ataşehir'de bir kırarathaneye çay içmeye gelen Servet Gökçil "Bu uygulama çok iyi oldu. Sıkı denetim yapılması gerekli. Kurallara uyarsak koronavirüsten kurtulacağımıza inanıyorum" diye konuştu. Çay içmeyen gelen Muhammer Boz, "HES kodu kontrol edildi.Olması gereken bir uygulama. Çay içmeye geliniyor, gelenlerde risk var mı yok mu bilmemiz gerekiyor" diye konuştu. Kahvehane sahibi Zekeriya İleri, HES kodu kontrol etmeden içeri kimseyi almıyoruz. Kurallara uyuyoruz . Hem bizim için hem vatandaşlar için çok güzel bir uygulama. Gelen müşterilerin ateşlerini de kontrol ediyoruz" dedi.

Görüntü dökümü:

-----------------------

BEYOĞLU

-HES Kodu ile iş yerlerine girişten görüntü

-Kıraathaneden görüntü

-Müşterilerle röp.

-Kıraathane işletmecisi ile röp.

-Çorbacıdan görüntü

-HES Kodu ile içeri girilmesi

-Çorbacı ile röp.

-Müşterilerle röp.

-Genel ve detaylar

(ATAŞEHİR)

--------------------

-Kahveden görüntü

-Hes kodu sorgulama

-İşletme sahibi ile röp

-Vatandaşlar ile röp

-Kahveye gelenlerin ateşi ölçülmesi

-Masadaki dezenfektanlar

-Genel ve detaylar

=========================

6- (Özel) BEYOĞLU VE BEŞİKTAŞTA "MARTI" KAZALARI

Taksim Meydanı'nda iki turiste çarptı.

BEŞİKTAŞ ve Taksim Meydanı'nda meydana gelen martı kazalarından üç kişi hafif şekilde yaralandı.

Taksim Meydanı'nda yabancı uyruklu bir kişi, kiraladığı "martı" olarak bilinen elektrikli scooter ile turistlere çarptı. Martı kullanan başka bir kişi ise bir minibüse arkadan çarparak hafif yaralandı. Kaza, dün saat 16.00 sıralarında Taksim Meydanı'nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, yabancı uyruklu bir kişi kiraladığı "martı" olarak bilinen elektrikli scooter ile gezerken önce erkek, daha sonra da kadın turiste çarptı. Martının çarptığı kadın, kazanın etkisi ile yere savrulurken, çevredeki vatandaşlar yardımına koştu. İki turist de kazayı hafif sıyrıklarla atlattı. Turistler, martı kullanan kişiden şikayetçi olmadı.

"BİLEREK YAPIYOR"

Martıyı kullanan kişinin bilerek insanlara çarptığını iddia eden bir vatandaş ise "Demin bir beyefendiye çarptı. Kalktı gülerek bu tarafa geldi. Bize de çarpacağını anladım, kenara çekildim. Teyzeye çarptı. Bilerek yapıyor demek ki." ifadelerini kullandı.

BEŞİKTAŞTA DA BAŞKA BİR KAZA YAŞANDI

Bir kaza da Cuma günü Beşiktaş'ta yaşandı. Martı kullanan genç bir kız, trafiğin yoğunlaştığı noktada araçların arasından gitmeye başladı. Kullandığı martının kontrolünü kaybeden kız sonra da minibüse çarptı. Kazada genç kız hafif şekilde yaralandı. Kaza anı ise bir vatandaşın cep telefonu kamerasına yansıdı.

Görüntü Dökümü:

-Martının çarptığı kadın

-Kadına yardım eden vatandaşlar

-Martıyı kullanan kişi

-Genel ve detay görüntüler

===================

7- İSTANBUL BOĞAZI'NDA KURŞUN TEHLİKESİ...BOĞAZIN DİBİ BALIKÇI KURŞUNLARIYLA DOLU

*Prof. Dr. Gülşen Altuğ,

"Kurşun toksik, yani zehirli bir madde. Çöken kurşun tuzlu suyla beraber zaman içerisinde erozyon yaşar."

Amatör olta balıkçıları, İstanbul'un adeta simgesi konumunda. Balık tutkunlarının oltalarına ağırlık yapması için taktıkları kurşun ise hem eşsiz Boğazı, hem de insan sağlığını zehirliyor. Sebebi ise içerisinde bulunan ağır metaller. Kurşunun denize düştükten sonra dibe çöktüğünü belirten İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Deniz Biyolojisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gülşen Altuğ, "Kurşun toksik, yani zehirli bir madde. Çöken kurşun tuzlu suyla beraber zaman içerisinde erozyon yaşar. Uzun vadede balıkların yaşam alanlarını, yumurta ve larvalarını etkilemesi, kas dokularında birikerek soframıza ulaşması ve orada birikerek kanserojen etkiye sebep olması en vahim olarak vereceğimiz örnekler." dedi.

Zehirli kurşunun sadece olta balıklarıyla değil endüstriyel atıklarla da mavi sulara karıştığını söyleyen Prof. Dr. Altuğ çözümün farkındalıkla olabileceğini belirterek, "Amatör olarak avlanan kişilere bunun etkileri ne kadar çok anlatılır ne kadar çok farkındalık artarsa, onların yoğun olarak avlandığı ve kurşun düşürdüğü yerlerde toplanması kural haline gelirse bir nebze zararı azaltmış oluruz. Kurşunu denizden kontrolsüz bir biçimde toplayanların olmasının yanı sıra lokal olarak yoğun olduğu yerlerde düzenli toplayıcı sistemlerini kurulması çözüm olabilir." dedi.

SÜPER GÜÇLÜ BAKTERİLER ORTAYA ÇIKABİLİR

Prof. Dr. Altuğ, "Özellikle kimyasal olarak toksik etkileri bulunan kimyasalların denize girmesi denizde bulunan bakterilerin bunlara karşı savunma geliştirmesine ve direnç kazanmasına yol açıyor. Dolayısıyla bugün kovid varken yarın da bu kadar çok kirleticiye, ağır metale direnç kazanmış süper güçlü bakterinin çıkmayacağını garanti edemez." dedi.

BALIKÇILARIN ÇOĞU ZARARLARININ FARKINDA DEĞİL

Sarıyer Sahili'nde olta malzemeleri satan Serkan Eser, kurşunun balıkçılığın olmazsa olmazı olduğunu belirterek, "İnsanlar bir çapari takımı aldığı zaman mutlaka bir kurşun da alıyor yanında. Ayda 100 kilodan fazla satıyorum" dedi. Aynı zamanda dalgıçlık da yapan Eser, "Sadece bulunduğumuz bölgeyi hesaplasak 15-25 ton çıkar. Bir kamyonla taşıyamazsın çıkan kurşunu. Kıyıdan 100 metreye kadar olta atabilirsin. Ben 50 metreye kadar dalabiliyorum. Açıkta çok daha fazla kurşun vardır. Ben profesyonel olduğum halde 4-5 tane koparıyorum. Acemiler çok daha fazla kurşun koparıyor" diye konuştu.

Kurşunun kilo ile uygun fiyata satıldığını söyleyen amatör balıkçı Musa Özdemir, "Ayda bir kilo kurşun harcıyorum. Zaten bir kurşun 100 gram, 10 tanesi 1 kilo yapar. Daha fazlası bile harcandığı olabilir" derken, bir başka amatör balıkçı Kemal Demir ise kurşunun denize olan zararlarını bilmediğini ifade ederek, "25 senedir boğazda balık tutuyorum. Kurşuna bir alternatif görmedim. Malzemecilerde de görmedim alternatifini. Denize bir zararı var mı hiç bilmiyorum" şeklinde konuştu.

Görüntü dökümü

---------------

-Olta balıkçıları

-Kullandıkları kurşunlar

-Prof. Dr. Gülşen Altuğ röp

-Sarıyer sahilde balık tutanlar

-Balıkçılarla röportaj

-Detaylar

==================

8- (EK BİLGİLERLE) BOĞAZ MANZARALI OTELDE EĞLENCEYE BASKIN: 90 KİŞİYE 312 BİN LİRA CEZA

* 90 kişiye toplam 312 bin ira para cezası kesildi.

BEŞİKTAŞ'ta haftasonu boğaz manzaralı otelde yapılan eğlenceye baskın düzenlendi. İçerde bulunan 90 kişiye toplam 312 bin lira para cezası kesildi. Beşiktaş İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Bebek'te boğaz manzaralı lüks bir otelde yasak olmasına rağmen eğlence yapıldığı yönünde ihbar gelmesi üzerine harekete geçti. Lüks otele 13 Mart Cumartesi saat 23.00 sıralarında yapılan baskında, otelin teras bölümünün boş olduğu ancak restoran bölümünde 90 kişinin sosyal mesafe kurallarına aykırı bir şekilde bir arada bulunduğu tespit edildi. 90 kişiye "Sosyal mesafe ihlali" ve "Sokağa çıkma yasağını ihlal" kapsamında 312 bin lira idari para cezası işlemi uygulandı. Otel hakkında ise genelgeye aykırı faaliyet göstermekten yasal işlem yapıldı.

OTELDEN AYRILANLAR MENSUPLARINA SALDIRDI

Lüks otele yapılan baskını takip eden gazetecilere, hem otelde kalanlar hem de cezai işlem uygulandıktan sonra otelden çıkan müşteriler saldırdı. Otelin 3. katında kalan bir kişi basın mensuplarının üzerine meyve attı. Mekandan çıkan iki kişi ise basın mensuplarına küfür ederek tehdit etti. İsminin Ali Asımgil olduğu öğrenilen bir kişi ise görüntü alan kameramana tekme attı. Kameramanın şikayetçi olması üzerine saldırgan karakola götürüldü.

EĞLENCE KAMERADA

Öte yandan koronavirüs tedbirlerinin hiçe sayıldığı eğlence bir vatandaşın cep telefonu kamerasına yansıdı.

OTEL MÜŞTERİSİ OLARAK KAYITLARI YAPILMIŞ

Polis baskını sonrası partiye katılanlarının tümünün otel müşterisi olarak, otele girişlerinin yapıldığı daha sonra da partiye katıldıkları öğrenildi. Ayrıca baskın esnasında partiye katılan bazı kişilerin, kayıtlarının yapıldığı 2 kişilik otel odasına 5 kişi girerek, polislerin gitmesini bekledikleri ortaya çıktı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

----------------------------

ARŞİV

====================

9- (Özel) EYÜPSULTAN'DA DRİFT YAPAN SÜRÜCÜ KAZA YAPTI

EYÜPSULTAN'da otomobiliyle boş caddede drift yapan sürücü kaldırıma çıkarak kaza yaptı. O anlar bir vatandaş tarafından cep telefonu kamerası ile kaydedildi.

Olay, Cuma gecesi Eyüpsultan Kemerburgaz'da meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, gece saatlerinde otomobil sürücüsü, boş yolda drift yapmaya çalıştı. Otomobili ile tehlikeli hareketler yapmaya devam eden sürücü, sonunda aracının kontrolünü kaybetti. Otomobil, kaldırıma çıkarak direğe çarpıp durabildi. Kazada sürücü hafif şekilde yaralandı. Yaşanan kaza anı ise vatandaşın cep telefonu kamerasına yansıdı.

Görüntü dökümü:

----------------------

Cep telefonu

-Sürücünün drift yaptığı anlar

-Kaza anı

======================

10- BEYOĞLU'NDA DEPO YANGINI

BEYOĞLU'nda inşaat malzemeleri deposunda çıkan yangın, itfaiye ekipleri tarafından kısa sürede kontrol altına alınarak söndürüldü. Yangın, Kasımpaşa Bülent Demir Caddesi üzerinde saat 08.00 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, iki katlı inşaat malzemeleri deposunda henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Vatandaşların haber vermesiyle olay yerine itfaiye ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangına müdahale ederek kontrol altına aldı. Cadde üzerindeki itfaiye araçları nedeniyle trafikte bir süre yoğunluk yaşandı.

Görüntü Dökümü:

--------------

-Olay yerinden görüntü

-İtfaiye ekiplerinin yangına müdahale etmesi

-Yangının söndürülmesi

-Trafikten görüntü

-Genel ve detaylar

==================

11- 10 YAŞINDAKİ ATLAS'IN "LEGO MİKROTONAL GİTAR'I, DÜNYA BİRİNCİSİ OLDU

İTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tolgahan Çoğulu'nun 10 yaşındaki oğlu Atlas'ın fikriyle geliştirdiği Lego mikrotonal gitar "Georgia Tech Üniversitesi 2021 Margaret Guthman Müzik Enstrümanları Tasarımı Yarışması'nda seyirci oylamasında birinciliği elde etti. Küçük Atlas, "Lego gitarımla finale kalmıştık ve kazanmayı başardık. Çok mutluyum." dedi.

ile paylaştı.

"BİZE ÇOK FAZLA OY GELDİ VE KAZANMAYI BAŞARDIK, ÇOK MUTLUYUM"

Lego mikrotonal gitarını ve mutluluğunu anlatan Atlas Çoğulu, "7 yaşındayken Legolarımla oynuyordum. Babamda oynarken mikrotonal gitarın klavyesini getirdi. Ben o klavyenin aynısını legodan yaptım. Babama gösterdim ve babam çok beğendi. Bir projeye başladık. Sonra 3 yıl geçti. Şu an 10 yaşındayım. Babam da Ruşen Can Acet ile birlikte bu gitarın 3D yazıcıda klavyesini yaptı. Sonra üzerine küçük perdeler takıp legodan gitar yaptık. Finallerde 29 enstrüman vardı. Ben çok heyecanlıydım, coşkundum. Bir sitede oylama yapıldı. En çok oyu alan enstürman yarışmayı kazanacaktı. Bize çok fazla oy geldi. Biz kazanmayı başardık. Şu an inanılmaz mutluyum. Bana oy veren herkese, Galatasaray İlkokulu'ndaki öğretmenlerime ve arkadaşlarıma çok teşekkür ederim" dedi.

"ATLAS'IN FİKRİNİ, HAYALİNİ GERÇEKLEŞTİRDİK; OY VEREN HERKESE SONSUZ TEŞEKKÜRLER"

10 yaşındaki Atlas Çoğulu'nun babası İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tolgahan Çoğulu, 10 yaşındaki oğlu Atlas Çoğulu'nun verdiği fikirden yola çıkarak tasarladıkları dünyada da ilgi gören gitarın kazandığı başarıdan mutluluk duyduklarını dile getirdi. Çoğulu, "Aslında amaç yarışmayı kazanmak değildi. Bizim en mutlu olduğumuz şey bir şeye emek verdik. Atlas'ın fikrini, hayalini gerçekleştirdik. Bunun duyulmasını istedik. Finale kalabilmek bile bizim için çok mutluluk vericiydi. Bir de seyirci oylamasında birinci olunca çok mutlu olduk. Oy veren herkese sonsuz teşekkürler" diye konuştu. ABD'li gitarist Kaki King'in tasarladıkları gitarla bir performans sergilediğini, enstrüman yapımı konusunda videolar paylaşan gitarist Simon the Magpie'nin gitarın bas versiyonunu yaptığını, gitarist Lucas Brar'ın da bir video projesi hazırladığını aktaran Çoğulu, enstrümana dünya basının da ilgi gösterdiğini dile getirdi.

Görüntü Dökümü:

-----------------

-Atlas Çoğulu ile röp

-Tolgahan Çoğulu ile röp

-'Lego mikrotonal gitar'dan detaylar

-Baba oğulun birlikte gitar çalması

-Atlas Çoğulu'nun gitar ve piyano çalması

-ABD'li gitarist Kaki King'in, Atlas'ın kendisi için hazırladığı gitarı çalarken videosu

-Genel ve detay

=====================

12- (ÖZEL) PROF. DR. TÜKEK: KOVİD NEDENİYLE BU YIL TİP 1 DİYABET VE ÇÖLYAK GİBİ OTOİMMÜN HASTALIKLARDA ARTIŞ OLABİLİR

Salgında gelinen bir yıllık süreci değerlendiren İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tufan Tükek, hastalık sonrası bir ila dördüncü yılında beklenen tip 1 diyabet, Çölyak gibi, çeşitli otoimmün hastalıkların bu yıl içerisinde artabileceğini söyledi. Salgında üçüncü dalgaya girildiğini de belirten Prof. Dr. Tükek, "Birinci dalgada yaşlı gruptan çok kayıp verdik. İkinci dalgada daha çok genç yaş kayıpları yaşadık. Üçüncü pik başladı ama riskli grup aşılamaları büyük ölçüde tamamlandığı için büyük bir kayıp yaşanmayacağını umut ediyorum. Yeni ilaç çalışmalarından da ümitliyim belki bu dalganın ortalarına doğru yeni ilaçlar çıkabilir" dedi. Türkiye'nin ilk Kovid hastalarından, 62 yaşındaki Zekavet Altay ise sırt ağrılarının bir yıldır geçmediğini, hala halsizlik çektiğini söyledi.

Salgının Türkiye'de başlamasından birkaç ay sonra ilk kez İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi'nde açılan Kovid İzlem Merkezi'nde şimdiye dek 4 bine yakın hasta takip edildi. Dekan Prof. Dr. Tufan Tükek, bu hastalarda başlarda hastalık sonrası uzamış şikayetler arasında ishal gibi bulguların başı çektiğini ancak ikinci dalgadan sonra bu şikayetlerin yerini unutkanlık ve saç dökülmesi gibi belirtilerin aldığını vurguladı. Kovid sonrası bir ila dört yıllık bir süreçte beklenen bir takım hastalıklar olduğuna işaret eden Prof. Dr. Tükek, "Kovid'in neden olabileceği bazı otoimmün hastalıklar bekliyoruz. Onları henüz görmeye başlamadık ama 2021-2022 yılı içerisinde bu hastaları da görmeye başlayacağız. Otoimmün Tip 1 diyabet, Çölyak hastalığı, tiroid, otoimmün karaciğer hastalıkları gibi hastalıklarda artış yaşanabilir. Çünkü bu hastalıklarda tetiği çeken mekanizma virüs oluyor ve otoimmün hastalıklar etkilenebiliyor" dedi.

"DAMAR TIKANIKLIKLARINI POST KOVİD DÖNEMDE ÇOK GÖRÜYORUZ"

Bir yıla kadarki kısa dönemde ise daha çok post Kovid olarak tanımladıkları tablolarla karşılaştıklarını vurgulayan Prof. Dr. Tükek, "Bunlar içerisinde en sık karşımıza çıkan damar tıkanıklıkları oldu. Hakikaten dünyada da literatürde çok sayıda bildiriliyor bu durum. Akciğer, beyin, bacak ve kalp damar tıkanıklıklarına bu süreç içerisinde çok sık rastladık. Uzayan semptomlar anlamındaysa unutkanlık ve saç dökülmesi en çok üzerinde durduğumuz konular oldu. İlk dalga sonrası ishale de sık rastlardık ama artık onu görmüyoruz" diye konuştu.

İLK DALGADA YAŞLILAR, İKİNCİ DALGADA GENÇLER KAYBEDİLDİ, ÜÇÜNCÜ PİK'E GİRDİK"

İlk dönemde daha çok yaşlı popülasyondan kayıplar yaşandığını söyleyen Prof. Dr. Tükek, ikinci dalgada genç nüfustan ölümlerin daha sık görüldüğünü vurguladı ve sözlerini şöyle sürdürdü: "Şimdi üçüncü pikin arifesindeyiz, hatta üçüncü pik başladı. İl bazında alınacak tedbirlere bu anlamda çok güveniyorum. Yoğun bakım hasta sayısı artmadan, hemen o anda müdahale edilirse, böyle bir intiba ediniyorum, ikinci dalgada gördüğünüz ölüm ya da yoğun bakım sayılarına ulaşmadan bu dalgayı atlatabileceğimizi düşünüyorum. Ayrıca 10 milyona yakın aşılama yapıldı. Daha çok risk grupları aşılandı. Üçüncü dalgada bu gruptan ölüm oranlarının daha düşük olacağını bekliyorum. Bu durumu ne değiştirir? Aşıdan kaçabilecek bir mutasyon. Bu mutasyonların bir kısmının aşılara karşı direnç oluşturma ihtimali var tabii. Bunu da yaşayarak göreceğiz."

"MOLNUPİRAVİR'DEN ÇOK UMUTLUYUM"

Salgının birinci yılında olmamıza rağmen henüz elimizde virüsü tam ortadan kaldıracak bir ilacın olmadığına işaret eden Prof. Dr. Tükek, "Ama geliştirilmekte olan ilaçlar var. Belki bu üçüncü pikin ortalarına doğru bunlar piyasaya çıkabilir. Hakikaten sonuçlarının çok iyi olduğunu duyuyoruz. Molnupiravir mesela öyle bir ilaç. Şu an çalışmaları yürüyor. Virüsün ağır seyretmesi ve enfeksiyon yapma kapasitesini ciddi anlamda azalttığına dair veriler var. Bu ilaç belki de dördüncü, beşinci dalgada bizim çok işimize yarayacak. Virüsü tamamen ortadan kaldırmak ya da grip benzeri bir hastalığa dönüştürmek ise ancak iyi bir ilaç ve toplumdaki bulaşıcılığının azaltılmasıyla mümkün. İnsanoğlu bu savaşı önünde sonunda kazanacak" diyerek sözlerini noktaladı.

"BİR YIL GEÇTİ SIRT AĞRILARIM HALA SÜRÜYOR"

Türkiye'de Kovid-19 teşhisi alan ilk hastalardan biri olan Zekavet Altay (62) geçtiğimiz yıl 21 Mart'ta Kovid nedeniyle hastaneye yatırıldığını anlatarak bir yıldır halen sırt ağrısı şikayeti çektiğini söyledi. Altay, yaşadıklarını şöyle anlattı: "İlk hastalardan biriyim. Zaten daha 8 kişi yeni vefat etmişti. Ondan sonra bir tane hocamız (Cemil Taşçıoğlu), vefat etmişti. O dönemlerde ben hastanede yatıyordum. 18 gün hastanede kaldım. Hastalığım bir sabah kalktığımda bayılmamla ortaya çıktı. Oğlumu kaldırdım, birdenbire sanki zehirlenmişim gibi ne suyun ne yemeklerin tadını alamamaya başladım. Sonra oğlum ambulans çağırdı ve hastaneye götürdüler. Test yapılana kadar tomografi çekildi ve tomografide belli oldu, hastalık ciğerlerime inmişti. Tek başıma bir odada 18 gün tedavi gördüm. Sürekli hava veriliyordu. Çocuklarımı ve torunlarımı çok özledim o dönemde. Bir yıl geçti hala nefesin kesiliyor, bir merdiven çıksam yoruluyorum, evin içinde yoruluyorum, nefes alamıyorum. Sırt ağrılarım hala devam ediyor. Hastalığı geçirdiğimden beridir çok sıkı önlemler alıyorum. Eldiveni çıkarmaya korkuyorum. Hastaneye gelmeden önce otobüste kullandığım eldiveni çıkardım, içeriye girerken başka eldiven taktım, şimdi buradan çıkarken de tekrar değiştireceğim. Tabii eve gittiğimde de ellerimi iyice yıkıyorum."

"İLK ŞİKAYETLER AYNI, HASTALIK SONRASI SEMPTOMLAR DEĞİŞTİ"

Kovid İzlem Merkezi uzmanlarından Dr. Huzeyfe Arıcı ise Zekavet Altay'ın şimdiye dek dört kez kontrole geldiğini söyleyerek hastanın durumu ve bir yıllık süreci şöyle değerlendirdi: "İyileştikten sonra aralıklı olarak kontrollere gelmeye başladı. Kovid geçirdikten tam bir ay sonra, 3 ay aralıklarla toplam 4 defa geldi. Bir yıldır hala sebat eden şikayetleri var. Halsizlik, yorgunluk, çabuk yorulma ve saç dökülmesi. Bu hastamızda da sırt ağrısı şikayetleri var. Bunun için fizik tedavi ve ortopedi bölümlerine de gitti ama görüntülemelerinde bir anormallik saptanmadı. Kovid'de ilk şikayet semptomları 1 yıldır değişmedi. Hastalar hala benzer şikayetlerle hastaneye başvuruyor. Ancak hastalık geçirmiş kişilerde 1-2 ay ya da 3 ay sonra yaşanan şikayetlerde geçen yıla göre birtakım değişiklikler var. Bazı şikayetleri geçen yıla göre daha sık sık duymaya başladık. Biz bu merkezi açalı yaklaşık 1 yıl oldu, toplamda 3 bin 500-4 bin hasta gördük. Tüm bu zaman içerisinde Kovid geçirmiş hastalarda en sık gördüğümüz şikayet, hastalık sonrası halsizlik yorgunluk ve çabuk yorulmaydı. Ama geçen yıl Nisan Mayıs ayındaki hastalarda, bir ay sonrası yüzde 10 kadarında ishal şikayetini daha sık duyarken şimdi daha çok saç dökülmesi görüyoruz. Yüzde 10 kadarında bu şikayet var. bunun ardından ağrı kesicilere rağmen geçmeyen ve 8 haftaya kadar devam edebilen sırt ağrısı, son üç aydır da unutkanlık şikayetleri alıyoruz. İki üç gündür vaka sayıları artmaya başladı. Bunu sahada da acillerimizde direkt olarak görebiliyoruz. Ama bu artışın İzlem Polikliniği'ne yansıması genellikle 1,5-2 ay sonra oluyor. Çünkü hastalar iyileştikten sonra bize başvuruyorlar."

Görüntü dökümü:

--------------

-Prof. Dr. Tufan Tükek röp

-Hasta Zekavet Altay röp

-Dr. Huzeyfe Arıcı röp

-Kovid izlem merkezinden genel ve detay görüntüler

========================

13- BAHÇELİEVLER'DE 23 KİLOGRAM UYUŞTURUCU ELE GEÇİRİLDİ

BAHÇELİEVLER'de 2 ayrı adrese düzenlenen operasyonda 23 kilogram uyuşturucu madde ele geçirildi. Adreslerde bulunan 3 şüpheli gözaltına alındı.

İstanbul Emniyet Müdürlüğü ekipleri , Bahçelievler Soğanlı Mahallesi'nde bulunan 2 ayrı adrese uyuşturucu operasyonu düzenledi. Düzenlenen eş zamanlı operasyonda İ.T. (34) ve S.K. (24) ve H.Ç. (25) isimli şüpheliler gözaltına aldı. Adreslerde yapılan aramalarda 3 adet tabanca, 3 adet şarjör, 57 adet fişek, 22 kilo 112 gram bonzai, 1 kilo 39 gram kimyasal madde, 1 adet vakum makinesi, 2 adet hassas terazi, 8 adet aseton ve 2 adet kaşık ele geçirildi. "Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal veya ticareti" suçundan dün adliyeye sevk edilen şüphelilerden İ.T. ve S.K. tutuklanarak cezaevine konuldu. H.Ç. ise adli kontrol hükümleri uygulanarak serbest bırakıldı.

Görüntü dökümü:

-----------------------------

-Şüphelilerin karakoldan adliyeye sevk görüntüsü

-Genel ve detaylar

DHA

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler