MANAVGAT Belediyesi ile Manavgatlı Yazarlar Birliği tarafından düzenlenen Manavgat Kitap Günleri'ne katılan Antalyalı yazar Fatma Gül Şahin, kaleme aldığı "Yeter Artık Biz Kadınız" isimli kitabı ile her türlü şiddete uğrayan kadınların sesi oldu. Gerçek bir hayat hikayesini romana uyarlayan yazar Şahin, "'Kol kırılır yen içinde kalır" denerek nice olay ne karakola ne mahkemeye ne de adalete yansımadan üstü örtülüyor" dedi.

Yazarlar ile okurları bir araya getirmek amacıyla Manavgat Belediyesi ve Manavgatlı Yazarlar Birliği işbirliğinde düzenlenen Manavgat Kitap Günleri'ne katılan Antalyalı yazar Fatma Gül Şahin, kadın ve gençlik sorunlarını kaleme aldığı kitapları üzerinden okurları ile paylaştı. Gerçek hayat hikayelerinden yola çıkarak kitaplarını yazdığını anlatan yazar Şahin, 2015 yılında ilk baskısı yayınlanan "Yeter Artık Biz Kadınız" kitabında, "Büşra" isimli karakterin hayat hikayesini okurları ile paylaştı.

'BUNLARIN EĞİTİMİNİN VERİLMESİ GEREKİYOR'

Kadına şiddetin evrensel bir konu olduğunu, bu konuda da en büyük düşmanın cehalet olduğunu ifade eden Şahin, "Yaşanmış olayları öyküleştiriyorum, tamamen sosyal içerikli. 13 yaşında babası tarafından para karşılığında satılan Büşra'nın hikayesini yazdım, tamamen üstü örtülen bir olay. Hala günümüzde bu olayların yaşanıyor olması gerçekten yürekleri kanattığı için çok da destek aldı. Biz yazarlar bir pencere açıyoruz, toplum bunun farkında zaten, biz buradan kimlere sesleniyoruz hem bizi yönetenlere hem yasa yapıcılara hem de bu ceza sistemine ama her şeyden önce bu eğitim sistemini oluşturanlara. Çünkü bunların eğitiminin verilmesi gerekiyor. Çoğu şeyi biz kapalı kapılar ardından duymuyoruz. Hani "kol kırılır yen içinde kalır" denerek nice olay aslında çok büyük suç unsurları olmasına rağmen haksızlıklar olmasına rağmen ne karakola ne mahkemeye ne de adalete yansımadan üstü örtülüyor. "Bu da kadının kaderidir" diyerek aslında kadınların hayatını mahvediyoruz" diye konuştu.

'GENÇLERİ EĞİTİMDEN KOPARAN YAPILAR VAR'

Toplumda gençleri ve kadınları sermaye olarak gören yapıların olduğunu vurgulayan Şahin, "Güneşin Doğduğu Yerdeyiz" isimli kitabında ise gençlerin sorunlarına eğildiğini, gençleri ailelerinden, eğitimlerinden koparıp fuhuş ve uyuşturucu batağına çeken yapıların sokak aralarında, okul çevrelerinde bulunduğuna işaret ettiğini söyledi. Şahin, "Özellikle aile bağları zayıf olan, sevgiye ve ilgiye muhtaç çocukları seçip, ergenlik dönemlerinde duygusal olarak zayıf gençlere yaklaşıyorlar. Bu boşluklardan faydalanıp, "seni seviyorum, sana aşığım, işte sana şöyle bir hayat sunacağım, böyle güzel yaşayacağız" vesaire diyerek o çocukları aileden eğitimden koparıp fuhuş ve uyuşturucu batağına çeken art niyetli yapılar var, maalesef biz bu çocukları kurtaramıyoruz" diye konuştu.

Toplumun bu gençlere "Su testisi su yolunda kırılır" diyerek sırtını döndüğünü belirten Şahin, "Ama öyle aile faciaları yaşanıyor ki eğer çocuk anne babaya gidemiyorsa öğretmenine gidebilmeli, öğretmenine gidemiyorsa polisine gidebilmeli" dedi.

Günümüzde yaşam koşulları nedeniyle ailelerin çocuklarının yanında olamadığından yakınan Şahin, "Çocuğa onu her zaman desteklediğiniz hissini vermeniz gerekiyor, çocuğa güven verirseniz kolay kolay yanlışa düşmüyor. Hata yaparak öğrenecek bazı şeyleri ama şunu bilmesi lazım. "Hata yapsam da annem babam benim arkamda" diyebilmesi lazım" diye konuştu.

FOTOĞRAFLI